06.01.2018-BALIKESİR
KATILIMCILAR:
Türkiye Un Sanayicileri Federasyonu(TUSAF)Yönetim Kurulu Başkanı Günhan Ulusoy, Başkan Yardımcıları Ali Rıza Menemenlioğlu, Selçuk Aydınalp, yönetim kurulu üyeleri, Vecdi Kozlu, Murad Bertan, Kenan Aydıngüler, Celalettin Yılmaz, Mesut Okyay, Hüseyin Mirioğlu, Ergin Okandeniz, TUSAF Genel Sekreteri Vural Kural, KUSAD Genel Sekreteri Murat Özdemir
Ege Bölgesi Un Sanayicileri Derneği(EUSD)
Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Tezcan, yönetim kurulu ve dernek üyeleri, Ahmet Kula, Servet Tellioğlu, Mert Tellioğlu, Mustafa Madak, Bülent Bilcanlı, Atilla Acar, Osman Erdem, Osman Özkan, Mehmet Çandar, Ayten Çandar, Ahmet Girgin, Bülent Bertan, Cenk Vardar, Yaşar Altınkulaç, Abdullah Sancak ve EUSD Genel Sekreteri Zekiye Hayat
TOPLANTI NOTLARI:
EUSD Başkanı Haluk Tezcan, un sektörünün zorluğundan bahsederek buna rağmen ihracat mucizesi ve yurt dışı başarı öyküsünü konuştuğumuzu bu nedenle çözüm odaklı çalışmayı ve işbirliklerini artırmamız gerektiğini ifade ederek toplantının açılış konuşmasına başlamıştır. Ege bölgesinde un sanayicilerinin azalan bir yapıda olduğuna işaret eden Tezcan, sektörde el değiştirmelerinde yaşandığına dikkat çekmiştir. Buğdayın bölgede yok denecek kadar az olduğunu, sanayicinin TMO’dan yada ithalat yoluyla buğday temini yoluna gittiği belirtilerek yem sektöründe ise hızlı bir büyüme gözlendiği bilgisi verilmiştir. Kepek ithalatının yoğun olarak yaşandığı bölgede yerli kepeğin kalite problemi nedeniyle kıymetsiz olduğu aktarılmıştır. Bunun dışında Trakya ve İç Anadolu Bölgesinden buğdayın alındığı vurgulanmıştır. Genelde az da olsa bölgeden ihracat yapıldığı ifade edilerek daha çok iç piyasaya yönelik çalışıldığına dikkat çekilmiştir.
Rekabetin yoğun yaşanması nedeniyle ege bölgesi müşterilerinin farklı bölgelere kaptırılmaması için ürün bazında her çeşit üretimin yapıldığı belirtilerek, TMO politikalarının işletmelerin maliyetlerini önemli ölçüde belirlediğini, vade ve fiyat politikaları hususunda müşteriler üzerinde bir etkilerinin maalesef olamadığı ifade edilmiştir.
Bu kapsamda, üyelerimiz arasında daha fazla iletişim ve bilgilendirme yapılmasının önemine değinen Tezcan, Dernek olarak projeler geliştirmek istediklerini, Sekreteryanın bu konuda üyelere heyecan verdiğini ancak hayallerini öteye götüremediklerini ifade ederek, 2018 yılının tüm sektörümüze ve ülkemize hayırlı olmasını dilediğini belirtmiştir.
TUSAF Başkanı Günhan Ulusoy, sektörde konsolidasyonun yaşandığına dikkat çekerek başladığını sunumuna şu anda aktif faaliyette olan fabrika sayısının 600 rakamının hemen üstünde görüldüğünü, TOBB kayıtlarından aldıkları istatistiklerin son altı ayda da ciddi bir azalış gözlendiğine işaret ettiğini belirtmiştir. Sektörde kapasite problemi nedeniyle tam rekabette fiyat belirlemenin imkansız olduğuna değinen Ulusoy, talebin sektörde büyümemesinden dolayı kar marjlarının sürekli azaldığına değinilerek, sektördeki kayıpların ihracatla kompanse edildiğine işaret edilmiştir. Yem sektöründeki fabrikalar ve büyüme dikkate alındığında ise artan talep olması nedeniyle çalışılması daha kolay bir sektör haline geldiğine değinilmiştir.
TUSAF’ın yurt dışında yürüttüğü faaliyetler, kamu ile ilişkileri, medya ve kamuoyunda yapageldiği tanıtım çalışmaları kapsamında azalan talebe cevaben harekete geçmesi gerektiğine değinen Ulusoy, un sanayisinde şirket büyüklüklerinin ve kar marjlarının darlığı nedeniyle bu faaliyetlerin ancak TUSAF kanalıyla yapılabileceğini vurgulamıştır. Bu konuda daha önce yaşadığımız bazı tecrübeler ışığında yeni bir PR politikası geliştirerek bir platform oluşturulası yönünde bu konuda ilgili taraflarla birlikte yakın zamanda koordinasyon toplantısı düzenleneceğinin bilgisi paylaşılmıştır.
Buğday piyasalarına ilişkin olarak Federasyon çatısı altında derneklerin bilgilendirilmesi için ciddi çaba sarf ettiklerine değinen Ulusoy, her konunun yazılı olarak bildirilmesinin mümkün olmadığını, bazen bu bilgilendirmeyi derneklerin TUSAF Yönetimi içindeki temsilcileri vasıtasıyla bazen de kendisinin bizzat telefon ederek Dernek Başkanı düzeyinde görüşmelerle sağladığı bilgisini aktarmıştır. Bu yüzden Dernek Yönetim Kurulları ve Genel Sekreterliklerine TUSAF’tan gelen bilgi ve mesajları iyi anlamaları ve zamanında üyelerine aktarmaları hususunda hassasiyet içinde olmaları tavsiye edilmiştir.
Bilindiği üzere gıda enflasyon nedeniyle TMO politikaları ve satışlarının yeni bir düzen içinde yapıldığına işaret eden Ulusoy, TMO ihalelerinin bu anlayış içinde anlaşılması gerektiğini belirterek, bölgeler itibariyle TMO stoklarının güncel durumunu katılımcılarla paylaşmıştır. Ayrıca, Dünya buğday istatistikleri, buğday ithalatımız ve un ihracatımızın son geldiği düzey hakkında detaylı bilgi sunulmuştur. Bosna-Hersek konusunda kota uygulanmasına yönelik son alınan kararın 1-2 ay içinde uygulamaya geçilmesinin beklendiğine işaret eden Ulusoy, belge fiyatlarının mevcut düzeyi nedeniyle Bosna’dan un ithalatının cazibesini de yitirdiğinin altını çizmiştir.
TUSAF’ın yurt dışı faaliyetlerine değinilerek, Uluslararası Değirmenciler Birliğinin (IAOM), Orta Doğu ve Afrika Direktörlüğü tarafından Dubai’de yapılmış olan toplantısına S.Arabistan ve İran’dan sonra en kalabalık heyetle katılım sağlandığını, bu kuruluş ile çalışmaların gerek un sanayicimiz gerekse makine ihracatçılarımız açısından yoğunlaştırılarak devam edeceğine işaret etmiştir. Bu kapsamda, aynı kuruluşun 2018 toplantısının 22-25 Ekim Kenya’da yapılacağına değinilerek, üyelerin katılması çağrısında bulunulmuştur.
Sonuç konuşması yerine tekrar söz alan EUSD Yönetim Kurulu Başkanı Haluk Tezcan, Rusya’ya ithalatta çok bağımlı hale geldiklerini, bunun zararının da kriz zamanlarında ne olduğunun herkes tarafından anlaşıldığını ifade ederek, Kazakistan ile geliştirilecek olan tren taşımacılığı ile bu problemin ortadan kısmen kalkabileceğine işaret etmiştir.
Görüşmeler sırasında söz alan toplantı katılımcıları; borsa tescil ücretlerinde şeffaflık, ticaret ve borçlar kanununa ilişkin sanayiciyi cezalandıran hükümler, TMO’nun bölgeler itibariyle politikaları ve piyasa müdahaleleri, istatistik tutarsızlıklar, gıda enflasyonu ve ekmek fiyatları, sektörde çek problemi, vadeler ve risklerin artışı, piyasaların regülasyonu ve ithalatta gümrüklerin sıfıra indirilmesinin yarattığı belirsizlikler, taşımacılıkta kooperatifleri rolü, sektörde birleşme önerileri, TUSAF’ın rolünün pazarlama, un ithalatı ve istatistik üretimi hususlarında genişletilmesi, üzerinde görüşlerini paylaşmışladır.